soru kökleri full..

Soru Kökü Nedir ?

Soru kökü soruda bizden yapmamızı istenilen şeyin anlatıldığı  bölümdür. Konuyu bilsek bile sorunun kökünü anlamadan soruyu çözemeyiz. Bu bölüm artık İngilizce yazıldığından ders müfredatında olmasa bile buradaki ifadeleri ezberlememiz gerekiyor.

soru kökleri

LGS Sınavında çıkabilecek Soru kökleri listesi. (tablo halinde)

only

sadece, tek

both

her iksi de

none of them

hiçbiri

according to text

parçaya göre

ask // asked

sormak  // sorulan

choice // choose

seçenek  , seçim // seçmek

date

tarih

fill in the blank

boşluğu doldurun

Imagine that

Hayal et ki

Look at the survey

araştırmaya bakın

most of the

çoğu, fazlası , büyük kısmı

poem

şiir

same  // some

aynı // biraz

the least

en az

What should ahmet  do before .....

...'dan önce Ahmet ne yapmalıdır?

which person

hangi kişi

how many

kaç tane

find the sentence

cümleyi bulun

refuse the offer with an excuse

teklifi bir mazeret bildirerek reddetmek

there is no information about....

...... Hakkında hiçbir bilgi yoktur.

according to

 -e göre

agreement

anlaşma , aynı fikirde olma , mutabakat , sözleşme

appropriate =suitable

uygun

inappropriate = improper

uygun olmayan  , münasip olmayan

cannot

can't  ın kısaltması  yanı yapılamaz yapamaz

correctly

doğru olarak , doğru biçimde

chart = table

tablo , çizelge,

compare  // comparison

karşılaştırmak  // karşılaştırma 

conversation = dialogue

diyalog, konuşma

expression // express

ifade // ifade etmek

fill

doldurmak

have in common

ortak yönü olmak

However,

fakat, ama , yine de 

kindly // kind

kibarca , nazikçe // nazik , kibar  , 2.  tür, çeşit

Look at the chart and complete the table

Çizelgeye bak ve tabloyu doldur

meaning

anlam, mana

more

daha fazla

order the conversation

diyaloğu sıralayın

place

yer

refuse kindly

nazikçe reddetmek

respond // response

yanıtlamak , cevaplamak // yanıt, cevap

support

desteklemek

Thanks to

sayesinde

what about // what is it about

ne dersin? ( teklif ) // ne hakkında

what is/was he like

nasıl biri / nasıl biriydi (karakter olarak)

Which of the following ....

Aşağıdakilerden hangisi

Which option/answer shows ...

Hangi seçenek/cevap ...yı gösteriyor

which topic (subject) isn't mentioned

hangi konudan bahsedilmemiştir

invite // invitation

davet etmek  // davet

Which question is NOT answered

hangi sorunun cevabı yoktur

there isn't any information  about....

.... Hakkında hiçbir bilgi yoktur

reason

sebep

make an excuse for refusing the offer.

teklifi reddetmek için bir mazeret bildirmek

in charge of  = responsible for

...-den sorumlu olmak

last step

son adım

accept

kabul etmek

agree  with

aynı fikirde olmak

anymore

artık , bundan sonra

blank = gap

boşluk

chart

tablo

common feature/ common side of

ortak yönü

concern

ilgi , kaygı,  alaka

explain

açıklamak , tarif etmek

feature // future

özellik // gelecek

happen

olmak

how often

ne sıklıkla

isn't suitable

uygun değildir

line

1.  sıra, satır  2 . hat

match

uymak, eşleştirmek

mentioned in the text // mention

parçada bahsedilen , parçada bahsi geçen  // bahsetmek

order

sıra(lamak), emir (vermek),  sipariş (vermek)

phrase

ifade - cümlecik

refuse // refusal

reddetmek, geri çevirmek // ret , geri çevirme ( isim hali )

request

rica, istek , rica etmek , istemek

suit

1  yakışmak , uymak  2  takım elbise

text

parça , metin

We can understand from the text ...

Metinden anlıyoruz ki....

what happened

ne oldu

Which ... is Ahmet talking about?

Ahmet hangi ... hakkında konuşuyor?

Which option is FALSE according to the e-mail?

E-mail'e göre hangi seçenek yanlıştır?

Which statement is correct?

Hangi ifade (cümle) doğrudur?

wrong idea

yanlış fikir

express concern

ilgilendiğini ve endişelendiğini ifade etmek

which picture shows......

.....yı  gösteren resim hangisidir.

purpose = aim

amaç

refuse the offer

teklifi reddetmek

pros and cons

artıları ve eksileri

first step

ilk adım

above

üstteki , yukarıdaki

advice // advise

öğüt , nasihat  // öğüt vermek , nasihat etmek

answer the question

soruyu cevapla

best tittle

en iyi başlık

cause

sebep olmak

choose the correct order

doğru sıralamayı seçin

complete the dialogue

diyaloğu tamamlayın

disagreement

anlaşamama, aykırılık , zıt fikirde olma

false = incorrect =wrong

 yanlış

graph

grafik , diyagram

how long

ne kadar uzunlukta ( süre veya metreyle ölçülen uzunluk)

isn't correct = isn't true

doğru değildir

letter

1.  mektup  // 2.  harf

make an invitation

davetiye yapmak , davet etmek

mention

bahsetmek , adı geçmek

option // opinion

seçenek // fikir , düşünce

passage

pasaj , okuma parçası

refer to

işaret etmek ,atıfta bulunmak , bahsetmek , -e karşılık gelmek

remember // forget

hatırlamak // unutmak

steps of the recipe

(yemek) tarifinin aşamaları

take the odd one out // choose the odd one

farklı olanı çıkarın veya seçin

understand ( geçmiş hali understood)

anlamak

What do you say?

Ne dersiniz? , nasıl yanıt verirsiniz ?

which  //  which one

hangi //  hangisi

Which option best completes the sentence?

Hangi seçenek cümleyi en iyi tamamlar?

which sentence can be correct

hangi cümle doğru olabilir

without

olmaksızın, olmadan

good at // bad att

bir şeyde iyi olmak //  bir şeyde kötü olmak

which tool  do you need

hangi alet kullanılmamıştır.

what would you say to encourage her/his

onu cesaretlendirmek için ne söylerdiniz

accept the offer

teklifi kabul etmek

prediction

tahmin

what is the step after...?

.....den sonraki adım nedir?

about

hakkında

add

eklemek

answer

cevaplamak

best option

en iyi seçenek

cannot be correct

doğru olamaz

Choose the correct option to complete ..

... Tamamlamak için  doğru seçeneği işaretle/seç

complete

tamamlamak

disagree with

aynı fikirde olmamak, çatışmak

extra choice // extra option

fazla seçenek

get an answer

cevap bulmak , cevabı olmak

how do you ask

nasıl sorarsın

information

bilgi

less

daha az

make an offer

teklif yapmak

at least

en azından

intention

maksat ,gaye ,

necessary

gerekli , gereken

visual

görsel

offer

teklif etmek

overall meaning

genel anlam, bütün anlam

recommend  = suggest

önermek, tavsiye etmek

such as

örneğin ,  .. gibi

instead of

yerine

closest

en yakın

related to

ilgili

state //  statement

ifade etmek , belirtmek  2.  durum // ifade 

survey

araştırma , anket

underlined

altı çizili

What can be the best title?

En iyi başlık ne  olabilir?

What's the event/activity/occasion?

Olay/ Faaliyet  nedir?

first step//second step //third step

birinci adım // ikinci adım // üçüncü adım

which option

hangi seçenek

Which question is NOT answered in the letter?

Hangi sorunun cevabı mektupta yoktur?

whom // whose

kimi  , kime  // kimin

try

denemek

which question is NOT asked

hangi soru sorulmamıştır.

which one cannot be reply

hangisi yanıt olamaz

what can we say about...

... Hakkında ne söyleyebiliriz

who is responsible for...

....'dan kim sorumludur

what is the step before....?

....den önceki adım nedir?

According to the text a true friend ....

Metne göre doğru arkadaş ....

below

aşağıdaki

choose the best option to fill in the blanks

boşlukları doldurmak için en iyi seçeneği seçiniz

different // difficult

farklı // zor

for what/ what for  // what....for

ne için , hangi amaçla

incorrect

doğru olmayan , yanlış

main idea

ana fikir

odd // odd one

farklı // farklı olan

question

soru

similar

benzer

true =correct

 doğru

What type of...?

ne tür/çeşit?

Which question does Ahmet NOT ask Celal?

Ahmet Celal'e hangi soruyu sormuyor?

excuse

mazeret , özür , bahane  , 2. mazur görmek,  affetmek

what does Ali think about.......

Ali ..... Hakkında  ne düşünüyor?

Find the sentence in the dialogue that expresses...

.... İfade eden cümleyi diyalogda bulun

according to answers

cevaplara göre

According to the results we can understand that ...

Sonuçlara göre anlıyoruz ki ...

belong to

ait olmak

choose the best option

en iyi seçeneği seçiniz

different  // difference

farklı, değişik  // fark , ayrım

following

takip eden ,  sıradaki ( sırayla verilen  a b c d şıkları)

if ....

eğer , ise

look for

aramak

not answered

cevanlandırılmamış

pros / cons

avantajları / dezavantajları

sentence

cümle

think about

üzerinde düşünmek

what type of /what sort of / what kind of

ne tür , ne çeşit 

which question

hangi soru

how far

ne kadar uzak

which is not true?

hangisi doğru değildir?

sympathy

 sempati , acısını paylaşma , halini anlama , ilgi

the text is taken from.....

parça ....dan alınmıştır.

According to the letter

mektuba göre

ask for

istemek , talep etmek

choose =pick

seçmek

describe // description

tanımlamak // tanım , tarif

find

bulmak

idea

fikir, düşünce

look at the...

... Ya bakınız

mostly

genellikle , çoğunlukla

preference

tercih

schedule

Program, plan, çizelge

the most

en , en fazla

What should Ahmet do after ....?

Ahmet .... yaptıktan sonra ne yapmalıdır?

which picture

hangi resim

how much

fiyatı ne kadar  2.  ne kadar ( sayılamayan bir şey )

find the statement

ifadeyi bulun

apologise for refusing

reddetiği için özrünü belirtmek , reddettiği için af dilemek

find the sentence that shows that .....

.... Yı gösteren cümleyi bulun

one of the // o of the students

bir  tanesi  // öğrencilerden bir tanesi

thanking

teşekkür etme

relevant

alakalı

irrelevant

alakasız

definition // define

tanımlama , tanım // tanımlamak

inviter// invitee // invitation

davet eden // davet edilen // davetiye , davet

Speech  bubble                               

Konuşma Balonu

Take place

Yer almak , Meydana gelmek                                                  


include : içermek, dahil olmak

İngilizcede yaygın olarak kullanılan bağlaçlardan bazıları şunlardır:

Yet  "Ancak" veya "henüz" anlamında kullanılır.

Example: She is tired, yet she keeps working.
Also  "Ayrıca" veya "buna ek olarak" anlamında kullanılır.

Example: I like tea, and I also enjoy coffee.
Too "Da/daha/çok" anlamında kullanılır.

Example: She likes pizza, and I do too.
So: "Bu nedenle" veya "öyleyse" anlamında kullanılır.

2. anlamı ise  fazla   I'm so tired : ben çok yorgunum

Example: It's raining, so we should take an umbrella.
Without: "Olmadan" anlamında kullanılır.

Example: I can't live without my phone.
Both: "Her ikisi de" anlamında kullanılır.

Example: Both Mary and John attended the meeting.
And: "Ve" anlamında kullanılır, iki veya daha fazla öğeyi birleştirmek için kullanılır.

Example: I like tea and coffee.

But: "Ama" anlamında kullanılır, iki zıt fikri birleştirmek için kullanılır.

Example: I like tea, but I don't like coffee.
Or: "Ya da" anlamında kullanılır, iki veya daha fazla seçenek arasında bir tercih yapma durumunda kullanılır.

Example: Would you like tea or coffee?
Because: "Çünkü" anlamında kullanılır, bir nedeni ifade etmek için kullanılır.

Example: She went to bed early because she was tired.
Although/Though: "Rağmen" anlamında kullanılır, iki zıt fikri ifade etmek için kullanılır.

Example: Although it was raining, they went for a walk.
If: "Eğer" anlamında kullanılır, bir koşul ifadesi için kullanılır.

Example: If it rains, we will stay indoors.
While: "İken" anlamında kullanılır, iki olayın aynı anda gerçekleştiği durumları ifade etmek için kullanılır.

Example: I like to listen to music while I work.


Whether
"Eğer" veya "olup olmadığını" belirtmek için kullanılır, iki veya daha fazla seçenek arasında bir tercih yapma durumu veya bir şeyin olup olmadığını sormak için kullanılır.

Example: I don't know whether he will come to the party.
Bu bağlaç, belirsizlik durumlarında veya alternatif seçenekleri belirtirken kullanılır.

Since: "Çünkü" veya "olduğu için" anlamında kullanılır, bir nedeni ifade etmek için.

Example: She's happy since she got a promotion.
Until: "Kadar" anlamında kullanılır, bir belirli bir zaman noktasına kadar olan süreyi ifade etmek için.

Example: Wait here until I come back.
While: "iken" anlamında kullanılır, iki eşzamanlı olayı ifade etmek için.

Example: I read a book while waiting for the train.
As: "Gibi" veya "olarak" anlamında kullanılır, bir benzerlik veya özellik ifade etmek için.

Example: She works as a teacher.
Therefore: "Bu nedenle" anlamında kullanılır, sonuç çıkarmak veya bir sonuç ifade etmek için.

Example: He didn't study, therefore he failed the exam.
Moreover: "Ayrıca" veya "üstelik" anlamında kullanılır, ek bilgi eklemek için.

Example: The weather is nice, moreover, the scenery is beautiful.

Both: "Her ikisi de" anlamında kullanılır.
And: "Ve" anlamında kullanılır.


"Then" kelimesi İngilizcede farklı anlamlarda kullanılabilir. İşte bazı yaygın anlamları ve örnek cümleler:

Zaman İfadeleri:

Example: I will finish my work, and then we can go for a walk.
Ardından veya Sonra:

Example: She finished her meal, then she went to bed.
Sonuç Olarak veya Bu Nedenle:

Example: If it's raining, then we should stay indoors.
Eğer Öyleyse (Koşul):

Example: If you're not feeling well, then you should see a doctor.
Daha Sonra veya O Zaman:

Example: I'll be busy until 5 PM, but then I can meet you for coffee.


"However" kelimesi, bir cümlede genellikle bir zıtlık, karşıtlık veya kontrast ifadesi yapmak için kullanılır. İki cümle arasında bir geçiş sağlar ve bir önceki ifadeye karşı bir kontrast getirir. İşte birkaç örnek:



Example: She studied hard for the exam; however, she didn't perform well.


like kelimesinin 2. anlamı da gibi dir 

Example : He is a good footballer like me .  --> o da benim gibi iyi bir futbolcudur.

"About":
Yaklaşık Olarak / Hakkında:

About: Bu akşam yaklaşık beşte orada olurum.
About: O kitap hakkında çok şey biliyorum.

"Like":
Gibi / Benzer:

Like: O kız benim gibi resim çiziyor.
Like: Bu meyve tatlı ve ekşi, bir limon gibi.
Tıpkı / -E Benzeyen:

Like: Bu şehir, New York gibi asla uyumaz.
Like: Kış aylarında burası Antarktika gibi soğuk olabilir.

likely: muhtemel , olası     
örnek : it's likely to rain : yağması muhtemel.


important : önemli
unimportant : önemsiz 


As...as" kalıbı, iki öğeyi birbiriyle karşılaştırmak için kullanılan bir ifade yapısıdır. Bu kalıp, iki öğe arasındaki benzerliği veya farklılığı vurgulamak için kullanılır.

As fast as: O arabalar, diğerleri gibi hızlı.
(O cars are as fast as the others.)

As smart as: Benim kuzenim, benim gibi zeki.
(My cousin is as smart as I am.)


Red one : kırmızı olan

Just   1. anlamı  : az önce 
         2. anlamı : sadece 

At all" olumsuz cümlelerde kullanımı:

"I don't like him at all." (Onu hiç sevmiyorum.)
"She didn't understand the question at all." (Soru hakkında hiçbir şey anlamadı.)
"They haven't visited us at all this year." (Bu yıl hiç bizi ziyaret etmediler.)
"As... as" ve "not as... as" kullanımı:

"As... as":

"She is as tall as her brother." (Kardeşi kadar uzun.)
"This book is as interesting as that one." (Bu kitap o kadar ilginç.)
"He runs as fast as his friend." (Arkadaşı kadar hızlı koşar.)
"Not as... as":

"She is not as tall as her brother." (Kardeşi kadar uzun değil.)
"This book is not as interesting as that one." (Bu kitap o kadar ilginç değil.)
"He does not run as fast as his friend." (Arkadaşı kadar hızlı koşmaz.)



anybody -> herhangi birisi, kimse, 
no one -> hiç kimse, hiçbiri, 
nowhere -> hiçbir yer, herhangi bir yerde değil
everything -> her şey, tümü,
something -> birşey
Without : olmadan , olmaksızın
With : ile , birlikte
that's why : bu nedenle , bundan dolayı  ( so ile aynı anlamda kullanılır)
other : diğer
another  : bir diğer , bir başka
each other : bir birini
together : beraber
alone : yalnız
both : her ikisini , her ikisi de 
all : hepsi 









Yorumlar

Popular Posts

8. sınıf 8. ünite chores kelime listesi mastermind